Urgancılar, BJK TV'ye yaptığı ve kulübün internet sitesinde de yer alan açıklamalarında, Beşiktaş'ın temel problemlerinden birisinin kongre ve kongre üyelerinin yapısı olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
''Kağıt üzerinde 23 bin üyemiz var. Ancak bunlardan 11-15 bin arasında kişi aidatlarını yatırıyor. Kongre üyesi olup Beşiktaş'ı yaşamayan insanlar var. Beşiktaş'a sahip çıkma anlamında sorunlarımız var. Beşiktaş'ın son 8 yılda kötü yönetildiğini, mali portrenin bu yönetim şekli nedeniyle karşımızda olduğunu söylüyoruz. Seçilenler kadar seçenlerde de problem var. Her yıl mali ve idari genel kurulumuz var. Beşiktaş'ın sorunlarını paylaşmak, yapılan işleri eleştirmek, bunları düzeltmek mümkün. Herkes son 8 yıldan şikayet ediyor. Maalesef kongreye gelmeyenler, kongreye gelip de Beşiktaş'ın durumu iyiymiş gibi susanlar, ayakta alkışlayanlar var.
Özellikle Sayın Süleyman Seba'dan sonra Beşiktaş camiası sosyolojik bir kırılma yaşıyor. Kurumsallaşma, profesyonelleşme süreci üzerine 8 yıllık süreç de gelince Beşiktaşlılığı yaşamaya çalışan birçok insan Beşiktaş'tan uzaklaştı. Bunların birçoğu maça dahi gelmez oldu. Kombine düşüşünün nedeni yapılan bunca transfere rağmen oluşturulan takım değildir herhalde. Beşiktaş'tan uzak duran, Beşiktaş'ı dışarıdan yaşayanları da kucaklama gerekliliği var. Kongre üyesi olmak öcü gibi gösterildiği için insanlar 'Bizim ne işimiz var. Kombine alıp, ürün alıp bu zihniyete yardımcı mı olacağız?' diye düşündüler.''
Şu anda travma üstüne travma yaşayan bir Beşiktaş olduğunu vurgulayan genel sekreter Urgancılar, ''Madem halkın takımıyız; Beşiktaş'ın kapılarını halka açmaktan, Beşiktaş'ı yaşayanlara söz sahibi yapmaktan başka çözüm olmadığına kanaat ettik. Beşiktaş'ı gerçekten yaşayanlar, o değerlere sahip bireyler Beşiktaş'ın kongre yapısını değiştirecektir. Camianın ihtiyacı olan da budur. Çünkü kulüple alakası olmayan, başka takım taraftarları bir takım hesaplarla kulübe üye yapılmıştır'' dedi.
Urgancılar, kadınların daha çok katılımcı olması için üzerlerine düşeni yapacaklarını kaydederek, ''Ancak kadınların statta olmasıyla küfrün azalacağını düşünen bir zihniyet var. Biz sadece kadınların olduğu maçta küfürden dolayı ceza alınabileceğini gösterdik. Bizde kadın, erkek fark etmiyor. Yeni bir yapılanmadan bahsederken topyekun bir yapılanma gerekiyor. Kendi kendimizi rehabilite etmemiz gerektiğine inanıyorum'' ifadelerini kullandı.
Kulübün tüzüğünün de değişmesi gerektiğini ifade eden Mesut Urgancılar, bu konuda çeşitli çalışmaların olduğunu, Divan Kurulu tarafından tamamlanmış bir hazırlığın da bulunduğunu ve tüzük tadil kongresi gerçekleştireceklerini söyledi.
-Üye projesi-
Üye projesi konusunda da bilgiler veren Mesut Urgancılar, projenin yönetim kurulunun bir çalışması olmadığını belirterek, ''İlk öneri 2004 yılında verilmişti. Böyle projelerin yönetimden tabana gitmesini doğru bulmuyorum. Madem ki bu bir taban hareketi olacak; tabandan yönetime getirilmesi gereken bir proje olduğu kanaatindeyim. Bununla ilgili PR çalışmaları yapılacak. Feridun Düzağaç ve Zeki Demirkubuz gibi isimler de bizlere yardımcı olacaklar'' dedi.
Siyah-beyazlı kulübün genel sekreteri, satışa çıkardıkları ''FEDA'' tişörtlerinin siparişlerine yetişemediklerini ve bunun bir sosyal sorumluluk projesi olduğunu dile getirdi.
Derneklerle ilgili soruyu cevaplayan Urgancılar, şunları söyledi:
''Yaşamın her alanında örgütlü olunması gerektiğine inanıyorum. Ben de bir dernekte yöneticilik yaptım. O dernekte gölge kabine gibi bir oluşumu hedeflemiştik. Bunun için çok çalıştık, ama kısa sürede başaramayacağımızı gördük ve yıldık. Dernekler, Beşiktaş'a hizmet etmek için varlar. Ama gelinen noktada kongrelerden önce aranmaya, otellerde misafir edilmeye, hediyeye alışmışlar. Derneklerin Beşiktaş'a 750 bin lira borcu var. Ürün almışlar, ama ödememişler.''
-''Taraftarların kendine gelmesi lazım''-
Taraftarlara da uyarılarda bulunan Mesut Urgancılar, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Dernekler böyle de taraftarlar başka mı? Her yerde korsan satıcı var. Taraftarların bir kısmı korsan ürünlerle maça geliyor. Feda tişörtleri maddi kazanç sağlamak için değil, yok olmuş değerlerimizi tekrar hatırlatmak için oluşturulmuş bir sosyal sorumluluk projesi. Bunun bile taklidini yapıp satıyorlar. Madem Beşiktaşlısınız bunu hangi vicdanla, hangi mantıkla alırsınız. Bunu anlamıyorum, anlamak da istemiyorum. Beşiktaş taraftarının silkinip kendine gelmesi lazım. Son 2 yılda sadece taraftarların statta ettiği küfürlerden, çıkarttıkları olaylardan dolayı 5,6 milyon lira masrafımız var. Bu nasıl bir sorumluluk, nasıl bir arma aşkı? Bu riyakarlıktır, en büyük ihanetlerden biridir. Maçta korsan giyene kimse 'burada ne işin var' diye sormuyor.''
Kulüp bünyesindeki Futbol A.Ş.'nin borsaya açık bir şirket olduğunu vurgulayan Urgancılar, ''Bu şirketin yatırımcıları kendilerince haklarını arayabilirler, hesaplarını sorabilirler. Kötü yönetim dışında suistimale inanan kulüp üyesi varsa, Beşiktaş'ın zarar gördüğüne inanıyorsa disiplin kuruluna şikayetini iletebilir. Beşiktaş da başkan tarafından yönetilir. O nedenle araştırma sonucunun ilk teslim adresi, başkanımız olacaktır. Başkanımız Fikret Orman'ın amacı hiç kimseyi zan altında bırakmak ya da aklamak değil. Gerçekler neyse haktan adaletten yana şeffaf bir şekilde paylaşmak üzere başkanın sözü var'' diye konuştu.
Bu haber toplam 86 defa okundu